Hekim Süt Gerçeği

Hekim Süt Gerçeği

Tespiti doğru yapalım.
Hekim Süt, kar amacı güderek ticari faaliyette bulunan herhangi bir işletme değildir.
Giresun’ un kalkınması ve gelişmesine katkıda bulunacak, göç, işsizlik, açlık, yokluk ve yoksulluğu kısmen de olsa ortadan kaldıracak kadar önemli bir projenin adıdır.
Bu projeyle giderek yok olmaya yüz tutan hayvancılık ve buna bağlı olarak yan sektörler yeniden canlandırılacaktır.
Mandıra, kooperatif tipi örgütlenmelerle kırsal kesimde yaşayan yurttaşlarımız hayvancılık ve hayvansal üretime yönelecekler, böylece fındığın dışında bütçelerine katkı sağlayacak ikinci bir alternatifleri olacaktır.
Dolayısıyla Hekim Süt, devlet, siyaset kurumu, yerel yöneticiler, basın, kamu kurum ve kuruluşları, demokratik kitle örgütleri ve en önemlisi de halk tarafından sahiplenilmesi gereken bir kuruluştur.
Zaten bu proje ancak ve ancak el birliği, iş birliği, güç birliği yapılırsa başarılı olur.
Taşıma sütle dönen değirmen
Ama ne yazık ki bugüne kadar bu yapılmadı. Yapılan da yukarıda saydığım amaçlara ulaşmak için yetmedi.
İşte sonuç ortada.
Bugün Hekim Süt, ciddi boyutta hammadde sıkıntısı çektiği için kapasitesinin üçte biriyle çalışıyor.
Fabrika yöneticileri maliyeti daha fazla olmasına rağmen Giresun ve Ordu’daki sütler yetmeyince başka bölgeye, Burdur’a yöneliyor, oradan da getirdiği sütlerle üretim yapıyorlar.
Yani taşıma sütle değirmen dönüyor. Bu durum daha ne kadar sürecek, belli değil.
Süt hırsızları
Biraz sesli düşünelim.
Doğru, uygulamada sorunlar var, politika yanlış ve eksik ama bilinen bir şey var ki; bu devleti yöneten hükümetler özellikle son yıllarda köylüye bedava sayılacak fiyatlardan inek veriyor. Vermekle de kalmıyor. Kayıt altına alıp prim desteği de veriyor. Yem, ilaç, aşı parasını da gecikmeli de olsa ödüyor.
Mandıra ve kooperatiflere de proje hazırlamaları halinde nerdeyse para akıtıyor.
Bununla birlikte AB kaynakları da var.
Son dönemde görev yapan hükümetlerin kırsal yörelerin kalkınması için özel politikaları olduğu biliniyor.

Yani Giresun’da inek var da, süt kayıp. Kayıp da sayılmaz…
Çünkü Giresun’da hayvancılık gelişsin diye harcanan paralarla elde edilen sütler, başka illerin fabrikalarının çarkını döndürmek için, ceplerine 2-3 lira fazla para konulan tefeciler eliyle buradan götürülüyor.
Birileri de buna çanak tutuyor.
Buradan çağrı yapıyorum: Bu kentte bu işten sorumlu kamu yöneticileri varsa devletin parasının peşine düşsün, incelesin, araştırsın.
Giresun’un ineklerini sağıyorlar. Sütlerini çalıyorlar. Uyumayın!..
Soygun illa elde tabancayla olmuyor. Bu da bir soygundur…
Öner Hekim’ in sevgisi
Öner Hekim, süt fabrikasını çürümekten kurtardı. Giresun’a kazandırdı. Bununla birlikte bu memlekete gelmiş geçmiş, milletvekilleri, bakanlardan daha fazla hizmet, hayırseverlerden daha çok hayır ve yardım yaptı. Ama buna rağmen hiç de hak etmediği şeylere maruz kaldı. Bu ayrı bir yazının konusu. Mesela son olarak O’nun siyaset yoluyla Giresun’a hizmet etmesine yeterince destek verilmedi.
Tüm bunlara rağmen O, küsmedi, yılmadı, vazgeçmedi…
Hırslı, inançlı, dirençli, sabırlı adammış. Böyle olmasının arkasında galiba bir şey var: Sevgi…
Giresun’ u birisi ancak bu kadar çok sevebilir.
Herkes, ama özellikle hizmet makamında olanlar, lütfen Giresun sevgisini gözden geçirsinler.
Öyle kuru kuruya sevgi olmaz. Memleket severliğin ölçüsü, memlekete hizmet yapmaktır. Veya hizmet yapanların yar ve yardımcısı olmaktır.
Son söze gelince…
Artık gerçeği görelim. Giresun’da herkes tehlikeli bir sürece doğru gidildiğini görmeli, endişelenmeli ve sorunu sahiplenerek çözümüne katkı sunmalıdır. Ama bakıyorum kamuoyunda ‘tık’ yok. Çare öneren yok.
Ölü kentin nabzı atmıyor.
Yarın çok geç olacak ve Giresun’un tek tüten bacası da sönerse, hep birlikte ah vah edip üzüldüğümüzle kalacağız… Tıpkı Seka, Köykobir, Petrol Ofisi, Başkanlar Gıda, Fatlar ve daha pek çok tesis kapandığında yaptığımız gibi…

Uğur AKCAN
Hekim Süt, Giresunun tek tüten bacası. Öner Hekim burayı zararına çalıştırıyor. Başka yerden gelen yatırımıcıya, arsa, teşvik her türlü kolaylık sağlanıyor da acaba ona neden engel çıkarılıyor.Amaç bıktırp kaçırmak mı. Yazıklar olsun.

Son Giresunlu
Merhaba Sayın Kekül inanılmaz bir yazı yazmışsınız.Yıllardır bu ülkenin “milli değerleri “satılıyor.Kapitalizmin acımasız çarklarına bu halkı mahkum ediliyor.Ülkemiz ve yöremizi koruyalım,kollayalım feryadını herhalde siz yeni duymaya başladınız.SEKA nın iktidar yanlısı şirkete “satılması(bence devredilmesi)” anındaki feryatları siz daha yeni duyuyorsunuz herhalde.İşte kapitalizm bu dostum.Öneriniz çok ilginç:iktidar yada il yöneticileri nerdeyse jandarma-polis gücüyle kaç inek kaç kg süt verdi,kim kime kaça sattı diye araştıracak,sütler “Hekim Süt” tesislerine teslim edilecek.Vay anam vay.Siz hangi ülkede yaşıyorsunuz.Memleketin tüm değerlerini,topraklarını,üretim tesislerini,haberleşmesini,elektirik sistemlerini,ulaşım sistemlerini “babalar gibi satanlar”ın iktidarı varken,giresun bu iktidara %55 oy vermişken sizin bu öneriniz havada kalır dostum.Memlekette artık “kapitalist ekenomi” var.Hekim süt nasıl gidip Burdurdan süt alıyorsa,giresunlu üreticide sütünü dilediğine “babalar gibi satar”.Yönetenler babalar gibi satarken ,vatandaş Hekim Süte mecbur değilki.Hekim süt bence fabrikasını Kazakistana,yada Güney Afrikaya taşısın.Daha yakın mesela Bulgaristan var.Bu ülkenin nerdeyse tüm konfeksiyoncusu,ahşap imalatcısı Bulgaristan ve Romanya da fabrika açmadımı?Aklıma takılan bir soruda şu.İktidarından mutlu olduğu AKP ‘ye %55 oy veren Giresunlunun bence yatırıma falan ihtiyacı yok.Kömürü AKP den alan,Unu-yağı AKP den gelen bir memlekette insanların artık işe aşa ihtiyacı olduğuna da inanmıyorum.Fabrika işe -aşa ihtiyacı olana gerekir.Güney doğuda kişi başına Milli gelir 5.800 dolar,Doğu Karadenizde 2.650 Dolar şu anda.Ve AKP iktidarı Diyarbakıra “garibana” elektiriği bedava ,normal aboneyede indirimli vermeye karar vermiş.Sayın Kekül bence ineği -danayı,sütü-yoğutdu bırakalım,zaten fındıkta para etmiyor hep beraber diyorum Diyarbakıra mı taşınsak?

Salih CANTÜRK
Son Giresunlu, galiba böyle şeyleri düşünecek son Giresunlu. Anlamamış. Anlatılmak istenen üretim yaparak istihdam sağlayan bir tesisin karşılaştığı sıkıntının aşılması.Bu Giresun’da eğer 3-5 ton süt bulunamıyorsa, hayvancılık ölmüş demektir. Yazık bunca krediye, teşviğe. Demekki bu işim içinde bir iş var.

Sefa KEKÜL
Sayın KEKÜL, tebrik ederim.Yazınızda da bahsettiğiniz gibi yarın geç olacaktır.Sadece Süt Fabrikası için değil bu geç kalma…Gönlü memleket sevgisi ile dolup taşan Sayın Öner HEKİM’e hem tam manası ile destek olamama, hem de O’ndan Giresun için yeterince istifade edememe anlamında olacaktır bu geç kalma düşüncesindeyim.Giresun’da görev yaptığım yıllarda tanıdığım Sayın Öner HEKİM’in bence Giresun için yapabileceği daha çok şeyler var ama…Sahiplenmek , destek vermek , önünü açmak , el uzatmak gibi kavramlar yeterince realiteye dönüşemiyorsa ne denebilir ki…..İnanın
her ilde bir Öner HEKİM yoktur..Ne mutlu size….Küsmeyi bilemeyen bir Öner HEKİM’iniz var….Selam ve saygılar.

Ali YILDIZ
Hiç mecbur olmadığı halde Öner Hekim yıllardır hizmet yapıyor.Giresun’un milletvekili olsaydı daha çok hizmet yapardı.Ona yazık ettiler. Giresunlu değerlerine sahip çıkmıyor. Canından bezdiriyor.

Ufuk KEKÜL – Ufuk Turu / GİRESUN


Diğer Görseller
Doğadan ve Doğal Ürünler